4 Eylül 2011 Pazar

En azindan ruyalarim tatli..







Uyku..
Güneş gider, bir süre karanlık..
Yapılacaklar yapılır, sonra vücudun istediği dinlencedir tüm günün bitimi.. İşte tüm günün özeti, ne yaparsan yap yenik düşeceksindir bedenine, gözler kapanır sonrası boşluk..

Uyuyamıyorsan peki ne olur? vücudun direniyorsa sana karanlığa geceye inat, kapamak istiyorsan gözlerini ama onlar ısrarla açılıyorsa geri?
Bitsin istiyorsan o çok sey yaptığını sandığın, ama aslında hiçbir şey yapmadığın gün ve günler.. bitsin istiyorsan zoraki geçirdiğin hasret saatleri o zaman ne olur?
Düşman olur geceler bitmez, tükenmez.. yenilmez..
Bazen bir sivrisinek vızıltısıyla vurur, sıcakla boğar adamı, aklına turlu düşünceler getirir, oyalar seni yorgun düşürür ve yine vurur... Ama hep vurur..
Yenilir yorgunluğun, gözlerin yanar, ama açılır..

Başlarsın saatlere saatler eklemeye ve saydıkça durur onlar ilerlemez. Sen özlemine özlem kattıkça bekler, sen bunaldıkça seyreder, ama o lanet olası akrebe söz geçiremez yelkovan..
İki tur atarsın kitap okursun bazen, televizyon izlersin sana yabancı gelen kelimelere rağmen okuma yazma bilmeyen bir çocuğun kitapta gördüğü resimlere bakan masumiyetinde..
Tahmin oyunu falan oynarsın mesela, televizyondaki adam ne demiş de bu kadar neşelenmiş olabilir, senin bıkkınlığınla dalga geçercesine...
En kötüsü kendini sorgularsın, olduğun yeri inkar edersin, olduğun kişiyi inkar edersin, ama buna gücün yetmez dönersin oyunlara kafandaki düşünceleri uyutup, sen hala ayakta..

Gözlerin hala açık ağaran günü görmeye senden daha hevesli.
Listende ki kişiler bitmiş tüketmişsin tüm hikayeni.
Anlatacak bir öykü bulamazsın, sana kalanlar sevilen bir dizinin tekrar bölümleri gibi güzel belki ama neşeli değil artık, geçmiş son kullanma tarihi, yedikçe zehirlenirsin.

Nankörsün onu da fark edersin, eğleniyorken arayıp sormazsın da işin düştüğünde ararsın ya uykuyu, E bozulmuştur tabi, ayıp etmişsindir. Üzülürsün hayatta ayıp ettiğin ve kırdığın tüm insanlar adına.

İşte şu an yalnızsın, etrafında dört duvar ki artık görmekten sıkılmışsın ve çeşitli aksesuarlar ki onları fark etmeyi uzun zaman önce bırakmışsın. Söz geçiremediğin bedeninle kavgalı, alnından damlayan ter damlalarına hala alışamamış, anıların neredeyse silinmiş..
Dilini bilmediğin bir toprağa seni anlamasa da haykırırsın.. sıkıldım senden!! yetsen de bitsen artık!!
Ama ulaşmaz bile sesin diline kadar patlar icinde, önünde uzanan günleri düşündükçe.
Çaresiz yalakalanırsın iyi geçinmek için kendinle ve iyimserlik oyunu oynarsın aynı zamanda, neşelendirebilmek için seninle birlikte seni sevenlerini de..
Bu oyunu her gece tekrar tekrar oynarsın oyuncağından sıkılmış fakir bir çocuk edasıyla..
Sıkılırsın.. bunalırsın..ve nihayet bitirirsin bir lanet gunu daha..
sonunda uyku, tekrar berbat bir güne açılan bir kapı olsa da..
iyi geceler ben, iyi uykular beni çepeçevre saran görünmez hücrem ve iyi geceler kendimin gardiyanı ben..

En azından rüyalarım tatlı, düşlerimde bulutlar üzerinde uçan bir Peter Pan'im ben..




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder